(134) İNSANLIK ALEMİNE YENİ KATILAN VARLIK MİKTARI :

Share

          http://www.dunyaana.com/images/aaaaaaaaturk.%20blue.jpgDünyaya verilen son bilgilere göre, insanlık alemine ilk kez katılacak olan varlıkların, dünyada ve diğer gezegenlerde insanlık safhasının altındaki safhaları tamamlamış olmaları gerekmektedir. Bu varlıkların, insanlık alemine katılma hakkını nasıl kazandıkları hakkında verilen bilgilerden bazılarını kısaca ve basitçe ifade etmeye çalışalım.
          Dünyada yaşayan her insan bedenini, beyin merkezini meydana getiren hücre varlıklarına hakim olan bir insan varlığı yönetmektedir. Bu varlık, insanlık alemini tamamlayana kadar bu hücre varlıklarını bırakmamaktadır. Varlık, insanlık alemini tamamlayıp üst bir aleme geçmeyi hak ettiği zaman, hakimiyeti altında tuttuğu bu hücre varlıklarını da serbest bırakmaktadır.


          Serbest kalan bu hücre varlıkları, kontrol altında kaldığı bu zaman boyunca, insan bedeninin nasıl yönetildiği hakkındaki tecrübelerini de tamamlamış olarak serbest kalmaktadır. Yani dünyada yaşayan bütün insanların öz varlıkları, büyük bir dünya devresi sonunda insanlık alemini tamamlayıp dünyadan ayrılırlarken, aynı zamanda beyin merkezlerinin hücre varlıkları da, bu süre içinde yüzlerce kez insan bedenlerini kurup yönetme tecrübelerine sahip olarak o varlıklardan ayrılmaktadırlar.
          Bir insan varlığının hakimiyeti altından kurtulan bütün beyin hücreleri varlıklarının her biri, insanlık alemine katılmak için, kendilerine ait yarı süptil alemlerde gerekli hazırlıkları yaptıktan sonra, ancak kendilerine tahsis edilen vazifeli yardımcı varlıkların yardımlarıyla dünyada ilk kez bir insan bedeni kurmak ve tek başına yönetmek hakkına sahip olabilmektedirler.
          Dünya, yaklaşık her yetmiş bin yılda bir kendini yenilemekte ve bu da dünyanın büyük devrelerini meydana getirmektedir. Her büyük devre sonlarda kıtalar çökmekte ve o devreye ait medeniyetler yok olmaktadır. Fakat her büyük devre sonlarında çöken kıtaların yüksek yerlerinde çok az insan hayatta kalmaktadır. Yani kadınlar ve erkeklerden oluşan insan nesli hiçbir zaman dünyadan yok olmamıştır.
          Yaşamaya devam eden az sayıdaki insanlar, her büyük çöküşün etkisiyle çok zor şartlar altında kalarak değişime uğramaya ve vahşileşmeye başlamaktadırlar. Bu zor şartlar altında bebeklerin veya çocukların hayatta kalamayacağı ortadadır. Kıtaların çöküşü ve yenilerinin ortaya çıkışı sona erdikten bir süre sonra hayatta kalan kadınlar ve erkekler sayesinde insan nüfusu tekrar artmaya başlamaktadır. İşte bu kadın ve erkekler sayesinde dünyaya ilk doğanlar insanlık alemine ilk kez katılan varlıklar olmaktadır. Verilen bilgilere göre, insanların yeni şartlara uyumu ve bu varlıkların insanlık alemine katılımları üç yüz sene kadar daha devam etmekte, ve daha sonra yeni ortaya çıkan kıtalara ulaşıp çoğalmaktadırlar.
          Fakat bu kainattaki insanlık alemini, sadece dünyada  hayatta kalan ve onlar aracılığı ile çoğalan bu bir avuç insan kalabalığı temsil etmemektedir. Verilen bilgilere göre dünyanın bu fonksiyonuna benzer fonksiyonları yerine getiren daha başka gezegenler de bulunmaktadır.
          Yani kainatın uzak yerlerinde dünyaya benzeyen gezegenlerde de insanlar yaşamaktadır. Belki gezegenlerinin maddi şartlarından dolayı beden yapıları dünya insanına benzememektedir fakat, o gezegenlerde yaşayan insanlar da insanlık alemini temsil etmektedirler.
          Dolayısıyla, insan altı safhalarını tamamlayarak insanlık alemine katılan varlıklar sadece bu dünyadaki insanlık alemine katılanlarla sınırlı değildir. Bu dünya da dahil, kainatın uzak köşelerinde sayısı bilinmeyen gelişmiş gezegenlerde sayısı bilinmeyen varlıklar insan altı safhalarını tamamlayarak insanlık alemine ilk defa ve her an katılmaktadırlar. Yani insanlık alemine ilk kez katılım bu kainatta bir akış halinde gerçekleşmektedir.

Share

Bu site özeldir ve ticari amaç taşımaz.

Copyright © Dünya Ana