KİRAEL’DEN BİR GÜNCELLEME -SON BÖLÜM - Kahu Fred Sterling 25 Mart 2005 - Honolulu, Hawaii

Share

http://www.dunyaana.com/images/10.jpgYazardan Son Bir Düşünce

Böylece sizler birçok olanağın gözler önüne serilişiyle karşı karşıya bulunuyorsunuz! Bu kitabın dikkatli bir incelemeye maruz kalması için gerçekten dua ediyorum. Başkaları da gelip bu değişen zamanlara daha da büyük bir berraklık getirecekler mi? Kesinlikle bunun başka türlü olabileceğini düşünemiyorum.

Bu kitap sekiz yıl önce ilk kez yayınlandığında, çoğu okur Değişim’le ilgili bilgileri, “ Belki” ya da “ Sanırım, bu olabilir,” gibi tepkilerle karşıladı. Kuşkucu kişiler ise, sanırım, bunun görünmeyen ışık kuvvetlerinin mantıksız davranış kalıpları olduğunu umarak bu bilginin üzerine bir kuşku örtüsü attılar.

Ancak, o günden beri ben hep, “ Büyük Değişim ne zaman olacak?” sorusunu yanıtlıyorum. “ Bize bir tarih ver, Kahu, ki bir battaniyenin altına kıvrılıp bu kuvvetten saklanabilelim.” Çoğu bununla üç günlük karanlığı kastediyordu, ancak benim mütevazı kanıma göre, o fenomen gerçekleştiğinde, o sadece realitenin bir göz kırpması olacak. Çünkü, çok az kişi değişimin ilerlemekte olan ifadesinin farkında olsa da, gerçek Değişim çoktan başlamıştır.

Kirael şunu çok açıkça belirtmiştir ki, Bilinç’teki bu en huşu verici Değişim, insanoğlu düşüncenin gücünü günlük varoluşuna sunarak evrende kendi köşesini gerçekten yönetebileceği bilişini tam olarak benimsediğinde meydana gelecektir. Basit terimlerle, biz İnsanlar az sayıda güçlü kişi tarafından yönetilmeye mahkum olduğumuza inanmayı bırakıp, yaşamımızın gelişiminin tüm sorumluluğunu üstlenmeye başladığımızda Değişim gerçekleşecektir. Bu, kadim Lemurya zamanında tümüyle benimsenmiş olan bir bilinç halidir.

Bendeki Büyük Değişim

Bu çalışma hala ilerlemektedir ve o benim yaşamın bütününe bakışımı değiştirmiştir. Aslında o benim, bu kitap yazılırken bile, dünya vizyonunun sürekli değişiminin çoktan başladığını fark etmeme yardımcı oldu. Yaşamı önceden yazılmış ve sona ermeyecek bir serüvenin gözler önüne serilişi olarak görmeye başladım. Bu kitabı yazarken, yaşamımı her şeyin düşüncelerime tabi olduğu prensibine göre yaşayarak kaçınılmaz olana hazırlanabileceğimi ve bu mesajlar geldiği sürece, vuku bulacak her şeye daima hazır olabileceğimi keşfettim.

Evet, dostlarım, eğer ararsam ben de korkuyu bulabilirdim. Kaos her şeyde hüküm sürer görünüyordu ve eğer bir an bile tetikte olmasam, o hemen beni kuşatabilirdi. Aslında, yazılmasına yardımcı olduğum bu kitabı daha derinlemesine araştırmaya başladığımda, düşündüğüm her şeyin tezahür edebileceğini açıkça anladım. O ışıkta, benim nasıl bir seçimim olabilirdi? Ben hayatımı yüce plan için önemliymişim gibi yaşamaya başlamalıydım. Böylece, kontrolün bende olduğunu görmeye başladım ve bu fikri daha çok benimsedikçe, yaşamım daha çok genişlemeye başladı.

Ancak hala, yaşam benim ne düşüneceğime karar vermem kadar basit olabilir mi diye düşünüyordum. Böyle bir kavram tarihin sergilemiş olduğu şeye oranla çok anormal görünüyordu. Benim oturup bir felaket kehanetinin dünyayı yutmasını beklemem gerektiğini düşünmem inanılmazdı.

Ben bekleyip spiritüel topluluğun nasıl tepki göstereceğini görmeli miydim? Yoksa, yaptığım hiçbir şey zaten bir fark yaratmayacağı için bu bekleyiş çok olağandışı mıydı? Yanıtım kesin bir “ hayır” idi ve bu beni yaşamımın sorumluluğunu tamamen yeni bir biçimde üstlenmeye yöneltti. Bakın, eğer siz gittikçe daha fazla olumsuz düşünceyi silerseniz, onların yerini olumlu düşünceler alır. O yeni ışıkta, siz zihninizi başkalarının sizin için istediklerinin aksine, kendi istediklerinizle doldurursunuz. Ve bu, dostlarım, benim bu daima - değişen enerjiye ilk maruz kalışımdı.

Kötü bir son, felaket, kaos ve ebedi cehennem cezası gibi sözcükleri sözlüğümden çıkardım. Onların yerini yüceliğin harikalığı duygusu, sürekli bir huzur ve yaşam denen bu yolculuğu anlamak için bütünüyle yeni bir dürtü aldı. Keşfettiğim yeni boyutsal titreşim konusunda o kadar tutkulu hale gelmiştim ki başka hiçbir şey önem taşımaz olmuştu. Sergilenen potansiyeller beni o kadar büyülemişti ki, kendimi Dünya için Bilinçte Büyük Değişim’e değil, hissedebildiğim en yakın dönüşüme hazırlanırken buldum. O benim kader-yüklü ışık parçacıklarımın derinliklerinde başladı ve geçmişte ancak hayal edebileceğim mistik tipte tezahürler oluşturmaya başladı. Şimdi, öyle görünüyordu ki, tüm engelleri aşıp, tanıdığım dünya benim kontrol etmeye başlayabileceğim bir şeye dönüşmek üzereymiş gibi ilerleme şansım vardı. Ne semavi bir düşünce…

Derler ki, siz varoluşunuzun yaratıcısı olduğunuzu idrak etmeye başladığınızda, huzur ruhunuza yerleşir. Haklıydılar. Yaşamımın diğer herhangi bir yaşam kadar önemli olduğunu anlamaya başladım. Kendi yaşamınız olmadan, hiçbir şey gerçekten önemli değildir zaten, öyle değil mi? Eğer bu Büyük Değişim’in bir parçası olacaksam, tek bir şeyi bile kaçırmayacak kadar tam olarak hazır olmam gerektiğini kalben biliyordum.

Sınıfın ön tarafında olmak istiyordum ve bu avantajlı noktadan en iyi deneyimi yaşayabilirdim.

O ışıkta, Değişim’e hazırlanmanın yollarını gerçekten aramaya başladım. Başka bir dünya olasılıklarını incelemeye başladım. Bu şeyleri araştırırken, var olduğunu hiç bilmediğim bir dünyayı keşfettim. Bu gezegenin üzerinde tam olarak onu algılayabildiğimiz gibi bir yaşama sahip olabilirdik. O kadar çok öğrenilmemiş realite vardı ki, zaten tutkulu olan zihnimi ateşlemeleri için uçan dairelere veya mistik yaratıklara ihtiyacım yoktu. Benim ihtiyacım olan şey, çevremde gözler önüne serilen dünyaya duyularımı açmaya gönüllü olmaktı, böylece kendimi bir kez daha canlı hissettim.

Aman Tanrım, ben şimdiden değişiyordum

Böylece, yıllardan beri, dünyanın bilinçli düşünmenin bir düzeyinden diğerine sessizce yükselişini bir seyirci olarak değil, daha çok bir katılımcı olarak izledim. Bu yükseliş asla durmuyordu. Belli bir düzlüğe eriştiğim anda, onun da bir başka uyanışın basamağı olduğunu görüyordum. Yaşamın yaşamaya değer olduğuyla ilgili farkındalığım asla son bulmuyordu!

Sisyphus Mitosu adlı denemesinde, Albert Camus sözlerine şöyle başlar: “ Tek bir gerçek felsefi sorun vardır ve o intihardır.” Camus, bu denemesinde Sisyphus adlı bir adamdan söz eder. Sisyphus, tanrıları kızdırdığı için sonsuza dek büyük bir kayayı bir tepeye çıkarmaya mahkum edilmişti ve o tepeye erişmeden hemen önce kaya aşağı yuvarlanıyor ve Sisyphus onu tekrar tepeye çıkarmaya başlıyordu. Yaşamı hiç değişmese de, o kaderinin ölümden daha iyi olduğunu düşünüyordu; dolayısıyla Camus’un denemesi yaşamın yaşamaya değer olup olmadığı sorusunu içeriyordu.

Camus, sözlerine devam ederek şöyle diyordu: “ İster dünya üç boyutlu ve zihin dokuz veya on iki kategorili olsun, biz insanlar yaşamın yaşamaya değer olduğuna inanmadıkça hiçbir şey gerçekten bir fark yaratmaz.” Doğrusu, bu yaşamın veciz bir özetidir. Tekamül tarafından bize meydan okunduğu ve bizim bu meydan okumayı kabul ettiğimiz sürece, bu yaşamı yaşanmaya değer kılacak ayrıntıları doldurmaya devam edeceğiz.

Sizdeki Büyük Değişim

Bu kitabın amacı düşünüre meydan okumaktır. O, enerjisi tamamen farklı bir boyutsal kalıpta bulunan bir Üstat Rehber tarafından yazdırılmıştır. Yedi farklı anlayış düzeyinde yazılmış olan bir kitabı okuduğunuzu hatırlamanızın yardımı olabilir. Hemen herkes onu önce bireysel bir düzeyde algılayacak ve büyük olasılıkla algıladığı bilgi üzerinde düşünüp taşınacaktır. Bunun için her zaman müteşekkir olacağım.

Siz bu kitabı okurken sevinç, öfke, korku ya da tüm bu sözde realite en sonunda anlam ifade etmeye başladığı için daha arzu edilebilir bir his duymuş olabilirsiniz. Her ne hissetmiş olursanız olun, bizim şimdiden bu tamamen yeni anlayış biçimine doğru hızla ilerlediğimizi hatırlamayı sürdürün. Aristotle’nin zamanından başlayıp Newton’a ve hatta, Einstein’ın çalışmasına dek, evrene bakışın her yeni biçiminin değişime maruz kalması beklenmiştir.

Bilim dünyasının üzerinde çalıştığı böyle bir teori, sicim teorisi denen bir bağlantıdır. Basitçe açıklamak gerekirse, bilim adamları ışık parçacıklarının içinde bulunan ve yıldızlar gibi muazzam büyüklükteki şeyler ile insan bedenindeki parçacıklar gibi son derece küçük şeyleri ve aradaki başka her şeyi birbirine bağlayan bir şeyin varlığını kanıtlamaya çalışmaktadır.

Aradaki fark şu ki, biz şimdi başka boyutlardan gelip bizimle “ derin düşünce bilgisi”ni paylaşan Işık varlıklara sahibiz. Biz bu bilgiyi kabullenip anlamakta biraz geç kaldık, ancak tekamülümüzü sürdürmüş olan sözde realiteleri sorgulama gücünü yavaş ama kesin bir biçimde kazanıyoruz. Yıllar içinde, Kirael’in yıllar önce sözünü ettiği şeyin daha sonra bilimsel topluluk tarafından yepyeni bir keşif olarak kitlelere takdim edilmesi beni ve sayıları giderek artan Işık İşçileri’ni şaşırtmaya devam etmiştir.

Ruhunuzu bu kitabın sunduğu sayısız olasılığa açtığınız için size yürekten teşekkür ederim. Bunu söylemenin bana düşmediğini biliyorum, ancak bu kitabı bir arkadaşınıza vermemenizi öneririm. Onu okuduktan sonra rafa kaldırıp, tekrar elinize almak için karşı koyulmaz bir çağrı hissetmeyi beklemenizin daha iyi olduğunu kuvvetle hissediyorum. Bu kitabı okumuş olan kişilerle konuştuğumda, onlar başkalarına ödünç verdikleri kitaplarını hala geri almaya çalıştıklarını söylüyorlardı.

Yıllar içinde, kitap imzalama günlerinde bu kitabın ilk basımının okunmaktan aşırı yıpranmış kopyalarını imzalatmaya gelen okurlarla karşılaştım. Onlara ellerindeki kopyayı yeni bir kopyayla değiştirmeyi teklif ettiğimde bunu reddettiler. Kitaplarının kendilerine sunduğu ruhsal bağlantıyı hisseder görünüyorlardı.

Annelerin bu kitabı çocuklarının yastıklarının altına koyarak onların daha iyi uyumalarını sağladıklarıyla ilgili öyküler dinledim. Bir kadın bir seferinde beni bir kenara çekip, şiddetli göğüs ağrıları çektiği bir gün ambulans gelene dek bu kitabı göğsünün üzerine tuttuğunu söyledi. Kitabın ona verdiği güvenin onun hayatta kalacak kadar sakinleşmesini sağladığını hissetmişti.

Bunu sizinle neden paylaşıyorum? Çünkü bunlar bu kitapla ilgili almış olduğum birçok tepkiden sadece birkaçıdır ve doğrusu ben onlara inanıyorum. “ Düşünce”nin varoluş akışını değiştirebileceğine, bu bilişe kesinlikle güveniyorum.

Kendi deneyimimden şunu biliyorum ki, zamanın bir noktasında hepimiz istediğimizde görünmez Işık kuvvetleriyle ya da rehberlerle konuşabileceğiz. Benim yolculuğumda bu şimdi oluyor. Bir bilinç düzeyinden diğerine yükselirken, insanlar olarak deneyimleme fırsatına sahip olduğumuz en güçlü ve yüceltici serüvene sevinçle hazırlanın.

Bu gerçekten “ Büyük Değişim”dir.

Dostlarım, kendi Büyük Değişiminiz’den benim kendiminkinden aldığım kadar çok zevk almanız için dua ediyorum.

Fred Sterling Hakkında

Fred Sterling, bir medyum ve bir vaiz olmasının yanı sıra, Amerikan Yerlileri’nin soyundan gelen ve insanın üçüncü boyutsal dünyası ile ruhun sınırsız alemleri arasında gidip gelen bir şamandır. On beş yılı aşkın bir süredir Üstat Kirael’in bilgeliğini kitaplara, makalelere ve kaydedilmiş celselere aktarmaktadır. Geleneksel değil, spiritüel bir kilise olan Honolulu Işık Kilisesi’nin kurucusu ve kıdemli vaizi olarak kendi sevgisini ve ışığını hem yerel topluma, hem de İnternet yoluyla uluslararası ışık-işçileri topluluğuna yaymaktadır.

Fred Sterling, Üstat Kirael ile birlikte, Büyük Değişim; Başlangıç Matriksi; Görünmeyen Benlik Rehberi; Bilinçli Yaratmanın On Prensibi; Büyük Değişim İçin Lemurya Mirası adlı kitapları yazmıştır; ayrıca, kendi bilgeliğini ve Kirael’in mesajlarını sık sık radyo, İnternet ve televizyon programları aracılığıyla paylaşmaktadır. Onun haftalık canlı İnternet yayını  “ Fred Sterling ile Büyük Değişim,” dünyanın her yanındaki önde gelen spiritüalistlerin ve şifacıların dinleyicileri bilinçteki büyük değişime sevgiyle uyandırmayı amaçlayan konuşmalarını sunmaktadır. Sterling, en başta, dünyanın her yanındaki arayışçıların şifa bularak Sevgi’ye giden kendi yollarını keşfetmelerine yardımcı olan, kendini adamış bir şifacıdır.

Çocukluğunda, Sterling önce bir yetimhanede, sonra da peş peşe altı üvey babayla yaşamayı içeren inanılmaz zorluklarla dolu bir yetişme dönemine dayanmıştır. Gençliğinde, bir hapishanede suçlu akıl hastalarına hademe olarak hizmet etmek gibi birtakım zorlayıcı işler yapmıştır. Başarılı, zengin bir işadamının yaşamını elde edebilmek için hayal edilebilecek en alçaltıcı yoksulluğa dayanmış, ancak sonra, aldığı ruhsal çağrıya uymak için bu zenginlik yaşamını geride bırakmıştır.

Sterling’in Kirael ile ilişkisi kitaplar, kasetler, videolar, genel ve özel seanslar vasıtasıyla dünyanın her yanındaki binlerce insanın yaşamını etkilemiştir. Üstat Kirael’in rehberliğiyle Sterling, İmza Hücresi Şifası’nı dünyaya tanıtmış ve küresel bir dinleyici topluluğunun gücüne bağlanan özgün bir uzaktan-şifa formu yaratmıştır. Bugün Sterling, “ Elli yedi yaşındayım, ama bir ömre sığdırdığım tüm deneyimlerle yüz doksan yaşında olmam gerekirdi,” diyor.

Sterling, yaşam serüvenini tutkulu bir biçimde kucaklamıştır ve onun bir vaiz ve şifacı olarak çalışmasını geçerli kılan da bu yaşam deneyimidir. Bu deneyim onun tam bir dürüstlük ve içtenlik duygusu geliştirmesini sağlamıştır. Pazar günleri kürsüden verdiği mesajları hep kişisel deneyiminden çekip çıkarır; kendi yolculuğunda yaşadığı dersleri paylaşır, vaaz vermek yerine, öğretir. “ Ben açıklamalara ihtiyacı olan bir adamım” der, sanırım beni iyi bir vaiz kılan da bu. Her şeyi kendim görmeliyim. Bir dinleyici topluluğuna, kendi yaşamımda anlam ifade etmeyen bir şey hakkında konuşamam.”

Sterling, “ lider”lik ya da “ şifacı”lık rolünü değil, mesajın mesajcıdan daha önemli olduğu “mesajcı”lık rolünü önemser. Ve ara sıra gözleri bir zamanlar olduğu zengin işadamının zekasıyla parlarken, davranışı nezaket, alçakgönüllülük ve tüm spiritüel yollardaki insanlara karşı gerçek bir sevgiyi içerir.

“ Bu noktada benim tüm yaşam yolculuğum” der, Sterling, “ insanların seçeneklerinin olduğunu görmelerini, korkuya kapılmamalarını ve kıyamet haberciliğinin kurbanı olmamalarını sağlamaktır. Ben insanların güzelliği ve ışığı kendi içlerinde bulmalarını ve onu kullanarak şifa bulmaya başlamalarını istiyorum.”

Üstat Rehber Kirael Hakkında

Kirael, kendini insanlığın şifa bulmasına, tekamül etmesine ve “ Bilinçte Büyük Değişim”i deneyimlemesine yardımcı olmaya adamış olan ve yedinci boyuttan gelen sevgi dolu bir rehber ruhtur. Fred Sterling kanalıyla konuşan Üstat Rehber Kirael, aynı zamanda Melekler Kralı ve Yolculuğun Koruyucusu olarak da adlandırılır.

Yakın tarihte, büyük varlıklar Dünya katına nüfuz ederek, insan dünyasının kolayca erişemeyeceği kaynaklardan bilgi getirmiştir. 1970’lerde, Jane Roberts, Seth adlı dikkate değer bir ruhsal varlığa kanallık yapmıştır. Bugün, Dünya Ana’ya ve insanlara yardım etmek için birçok bilge ve sevgi dolu varlığa kanallık yapılmaktadır:

Lee Carroll’un kanallık yaptığı Kryon
Steve Rother’in kanallık yaptığı Grup
Esther Hicks’in kanallık yaptığı Abraham
Pepper Lewis’in kanallık yaptığı Gaia
Ronna Herman’ın kanallık yaptığı Başmelek Mikail
ve daha birçok varlık.

1980’lerin sonlarında heyecan verici yeni bir varlık bir başka Işık İşçileri kuşağına kendini tanıttı. O, kendisini Kirael olarak adlandırıyordu ve medyumu olarak da Fred Sterling’i seçmişti.

Kirael, muazzam bir sonuç içerecek olan benzersiz bir misyonla burada bulunmaktadır. O, tarihin bu anında, iki yüz bin yıl önce başlayan bir tekamül devresiyle ilgili -çağlar boyunca birçok kez yankılanan-  kadim bir kehaneti gerçekleştirmek üzere ortaya çıkmıştır. Bu kadar çok büyük varlığın aynı zamanda burada bulunması bir rastlantı değildir, bu olağanüstü bir değişim ve gelişim zamanıdır.

Üstat Kirael, Dünya Ana’yı ve insanları “ Bilinçte Büyük Değişim” dediği yeni ve derin bir tekamüli değişim çağına götürmek için gelmiştir. Hem Kadim Mayalar, Amerikan Yerlileri, Mısır ve İncil takvimleri, hem de Nostradamus ve birçok modern psişik tarafından kehanet edilen bu tarihi dönem “ Kıyamet Zamanı”, “ Sıfır Noktası”, “ Zamansızlık Zamanı” ve diğer korku verici görünen isimlerle adlandırılmıştır. O, Mahşer Günü, Yükseliş, Rapture ve Apokalips denen canlı görüntülere yol açmıştır.

Ancak, Kirael sürekli olarak Büyük Değişim’in felaketle ilgili olmadığını iddia etmiştir; o, Dünya Ana’nın kendini yeniden dengelediği ve yeni bir boyuta doğru kitlesel ve tekamüli bir geçişe hazırlandığı büyük bir sevinç ve kutlama zamanıdır.

Üstat Rehber Kirael’in en büyük yükümlülüğü, insan dünyasının şifalandırılmasıdır. O, dünya barışını, uyumunu ve insanlığın aydınlanmasını asıl gündemi yapmıştır. Kitaplar, kasetler, radyo, TV ve İnternet yayınları; ayrıca, makaleler ve ses kayıtlarıyla dolu zengin bir İnternet sitesi vasıtasıyla Değişim için güçlü ve pratik gereçler sağlamıştır.

Bilinçli Yaratma Prensipleri

Kirael: Büyük Değişim’in ilk yayınlanışından beri, Üstat Kirael, Bilinçli Yaratmanın On Prensibi olarak adlandırdığı şeyle ilgili epey bilgi sunmuştur.

Bilinçli Yaratmanın On Prensibi, uygulandığında, gerçekten arzu ettiğiniz yaşamı yaratmanızı sağlayan güçlü uyanış gereçleridir. Kısaca, onlar -her bir prensibin, bilinçli farkındalığın daha yüksek düzeylerinin kilidini açmanızı ve kendi yaratıcı güçlerinizi kullanmanızı sağlayan bir anahtar olduğu-  “ uyanış anahtarlarıdır.”

On Prensip sihirli bir biçimde iç içe örülüdür; ancak, en temel gruplandırma şudur:

* Yaradan’ın Sevgisi’ni Benliğiniz’e demirleyen Gerçek, Güven ve Tutku ( Üçlü Birlik veya Üç Anahtar).

* Günlük yaşamlarımızda düşüncelerimize ve eylemlerimize rehberlik eden Berraklık, İletişim ve Tamamlama ( Üç Bağlılık).

* Hayallerinizi ve içten arzularınızı tezahür ettirmenize yardımcı olan uygulamalar: Dua, Meditasyon, Uyku-Hali Programlaması ve  Ana-Zihin Oluşturma ( Dört Sütun).

Bu on prensibe daha derinlemesine bir bakış Kirael: The Ten Principles of Consciously Creating adlı kitapta, ayrıca CD ve kaset olarak, How to Have It All: The Ten Principle of Consciously Creating adıyla   www.kirael.com adresinde satışa sunulmuştur. Ancak, bu kitapta onlardan söz edildiği için, Uyku-Hali Programlaması’nın ve Ana-Zihin Oluşturma’nın kısa tarifleri buraya dahil edilmiştir.

Uyku-Hali Programlaması

Uyku-hali programlaması, Bilinçli Yaratmanın On Prensibi’nin dokuzuncu prensibidir.

Uyku-hali programlaması nedir?

Uyku-hali programlaması, kendi yüksek benliğinizi uyku sırasında bir başkasının yüksek benliği ile temas ve iletişim kurması için programlamaktır.

Ortalama insan günün altı ila sekiz saatini uykuda geçirir. Yaygın düşünce, uykunun boşa harcanan bir zaman olduğudur. Ancak, bilincinizin özü saf enerjidir ve o sürekli hareket halindedir. Gerçekte, yüksek benliğiniz istediği yere gitmekte tam olarak özgürdür. Bu, boyutlar arası yolculuğu, realite değiştirmeyi, dış güneş sistemlerine yolculuğu ya da sadece rüyalar aleminde eğlenmeyi içerebilir. Yüksek benliğiniz seçtiği yere rasgele gitmeye bırakılabilir ya da o Rehberlik Alemi’nin harekete geçmesini sağlayabilir. İlginç bir biçimde, siz daha yüksek bilinç titreşimine geçtiğinizde, bu yolculukları hatırlama yeteneğiniz çarpıcı bir biçimde gelişir.

Yüksek benlik, üçüncü-boyutsal bedenin fiziksel realiteleri tarafından sınırlanmaz. Dolayısıyla, onun hiçbir sınırı yoktur ve fiziksel bedenin yapamayacağı belli işlevleri sergilemesi için programlanabilir. Unutmayın ki, “ yaşam deneyimi” denen bütün bu serüven gelişim içeren bir ana plan olarak tasarlanmıştır. Gelişim potansiyeline sahip herhangi bir şey en yüksek düzeyde hazırlanabilir.

Birçok kişi bir şeyin gerçek bir değere sahip olabilmesi için onun son derece karmaşık ya da pahalı olması gerektiğine inandığından, uyku-hali programlamasının basitliği belki de onun uygulanmasının önündeki en büyük engeldir.

İşte en basit şekliyle uyku-hali programlaması: Uyumadan hemen önce, ideal olarak meditasyon yaptıktan sonra, zihni ve bedeni gevşetmek için birkaç derin nefes alın ve yüksek benliğinize şöyle hitap edin: “ Geçmişte istediğin her şeyi yapma özgürlüğüne sahip olduğunu biliyorum. Bu gece istediğin olağan yolculuklarını yapmadan önce, talimatımı harfi harfine uygulamanı rica ediyorum.”

Bu sizi doğru bir başlangıç yapmaya götürecektir. Unutmayın ki, bu çok yeni bir şey olacak ve sanki siz yüksek benliğinizi zorluyormuşsunuz gibi görünecektir, o yüzden nazik olun. Şimdi, eğer yaşamınızdaki bir durum bir başka kişiyi içeriyorsa, sözlerinize şöyle devam edebilirsiniz: “ Bir süredir bu durum üzerinde çalışıyordum, ama pek bir başarı elde edemedim. Bu kişiyle karşılıklı olarak kabul edilebilir bir sonuca erişemediğimden, senden bu kişinin yüksek benliğiyle buluşup şu ayrıntıları şu tarzda halletmeni istiyorum.” Bu noktada ayrıntılar önemlidir, çünkü yüksek benliğiniz tam sizin talep ettiğiniz biçimde sonuçlar üretmeye muktedirdir.

Sözlerinizi şöyle bitirebilirsiniz: “ Bu arada, rüyalarımı berrak bir biçimde hatırlamak istiyorum; bu yüzden, uyanıp onları yazabilene dek rüyalarımı zihnimde tut.” Bu arada, yüksek benliğinizle ne kadar berrak ve tutkulu bir biçimde konuşursanız, sonucun da o kadar iyi olacağını hatırlayın.

Daha önce boşa harcandığını düşündüğünüz bir zamandan tam olarak yararlanmak için bu basit yöntemi kullanabilirsiniz. Sonuçlar son derece başarılı olabilir, bu yüzden hoş bir biçimde şaşırmaya hazır olun. Bir kez bu yöntemi rahatça uygulamaya başladığınızda, onu yaşamınızın tüm alanlarında kullanabilirsiniz; olasılıklar sonsuzdur. Bırakın, realiteniz ışık dolsun ve yüksek benliğinizle çalışmanın başarısını deneyimlemeye başlayın.
Ana-Zihin Oluşturmak

Ana-zihin oluşturmak, Bilinçli Yaratmanın On Prensibi’nin onuncu prensibidir.

Bir ana-zihin nedir?

Bir ana-zihin, birden fazla kişi tarafından barındırılan bir düşünce formu ya da bir fikirdir. O, iki-üç kişilik küçük bir grup da olabilir, milyonlarca insandan oluşan tüm bir ulus da olabilir.

Herkesi Etkileyen Bir Ana-Zihin

Halen sizin boyutunuzla etkileşime giren ve her birinizi bireysel olarak etkileyen ana-zihinler vardır. Siz onun farkında olsanız da olmasanız da, yaşamınızın her anında ana-zihinlere gömülüsünüz.

Var olan en güçlü ana-zihinlerden birini açıklayarak başlayalım. Birçoğunuz oralarda bulunmuşsunuzdur: Kumarhaneler. Eğer bir kumarhanede bulunmuşsanız, dünyadaki en güçlü düşünce formlarından birine sadece katılmakla kalmamış, ama onun güçlenmesine de yardım etmişsinizdir. Bu utanılacak bir şey değil, daha çok, onu anlamak ve ondan yararlanmak için bir fırsattır.

Ana-zihnin nasıl çalıştığını size anlatayım. Bu büyük heyecan verici kumarhanelerden birine yönelmiş insanlarla konuşun ve onlara bu yolculuk hakkında ne hissettiklerini sorun. Eğer aşağıdaki karşılıklardan en azından birini almazsanız, o zaman bu tip bir ana-zihnin düşük titreşimini her nasılsa yenmiş istisnai bir bireyle karşılaşmış olabilirsiniz:

* Evet, maaşımı “ bağışlamak” için oraya gidiyorum!

* Yanıma sadece şu kadar para alıyorum ve o parayı
kaybedince kumar oynamayı bırakıyorum.

* Her gün sadece şu kadar para kaybetmeme izin
veriyor ve sonra odama geri dönüyorum.

* Bu kumarhaneye neden gittiğimi bilmiyorum. Asla
kazanamıyorum.

* Bunun aptalca göründüğünü biliyorum, ama kaybederken
bile harika bir zaman geçiriyorum.

Örnek vermeye devam edebilirim, ancak ne demek istediğimi yeterince anlatabildiğime inanıyorum. Kumarhanelere giden çoğu insan, genellikle, orada büyük para kazanmanın nadir şanslılardan biri için olduğuna, ama kendileri için olmadığına ikna olmuştur.

Böyle bir ana-zihnin nasıl başladığını ve kumarhaneleri deneyimlemeyi seçen çoğu kişinin realitesine hükmetmeyi nasıl sürdürdüğünü düşünüyorsunuz? O, sıradan insanın çoğunlukla kaybedeceği kolektif düşünüşü tarafından ikna edilmiş olan kitlesel bilinç tarafından oluşturulmuş bir ana-zihindir.

Onlar iyi bir örnek oluştursalar da, kumarhaneler bu inanç sisteminin var olduğu tek yer değildirler. Bundan söz etmemin esas nedeni, çok tehlikeli bir ana-zihnin korkutucu bir hızla oluşmakta olmasıdır; bu da, dünyanın sona ermekte olduğu ya da kıyamete yol açacak bir felaketin vuku bulmak üzere olduğudur. Böyle bir ana-zihin ancak şöyle bir dizi anlayışla parçalanabilir.

1. Gezegendeki çoğu faaliyet bir ana-zihne dayalıdır.

2. Ana-zihindeki her bir düşünce kalıbı bütün ana-zihnin
tek bir vechesi olarak tanınmalıdır. Onlar fikirlerinize ve
inanç yapılarınıza derinlemesine örtülü olduklarından,
kolektif olarak, onları saptamak neredeyse olanaksızdır.

3. Bir ana-zihne karşı olmaktansa, onun bir parçası
olmak çok daha kolay ve görünüşte daha güvenlidir.

4. Bir ana-zihni parçalamak katılımcıların çoğunluğunu
gerektirmez.

Çoğu kişi mevcut koşullar altında halkın siyasi yaşamlarını kontrol edemediğini kabul edecektir. Aynı şey sizin “ ortaya çıkmayı bekleyen bir hastalık” olduğunuz ve tedavinin genellikle hastalığı önleyici değil, zararı kontrol altına alıcı olduğu tıp dünyası için de geçerlidir. Bir de kitleleri etkileyen ve “ yoksulluk” denen bir şey vardır ki o basit bir yoksunluk ana-zihnidir. Bu liste uzayıp gider.

Açıkça, ana-zihinler vardır ve şu ya da bu tarzda, çoğu kişi onlar tarafından oluşturulmuş kurallar içinde oynar. Ana-zihinler parçalanabilirler, ama o bir iradeyi ve kendinizi onları görecek şekilde eğitmeyi tutkulu bir biçimde öğrenmenizi ve sonra onların sizin işinize yaramalarını sağlamanızı gerektirir.

Bilinçli Bir Düzeyde Ana-Zihin Oluşturmak

Bir ana-zihin yaratmanın ilk adımı, hayatınızda ne istediğinizi berrak bir biçimde anlamaktır. Bu basit bir iş gibi görünebilir, ama bazıları için, çoğunlukla bilinçaltı düzeyde, düşüncede berraklıktan yoksunluk bir güvenlik duygusu sürdürmenin bir yoludur. Sık sık, arzunuz ile onun gerçekleşmesi arasında yaratılan mesafe sizin değişim korkunuzdur. Dolayısıyla, bu arzuları gerçekleştirememe nedenlerini saptamak eşit derecede önemlidir, ki böylece ana-zihninizi destekleyecek değişiklikleri başlatabilirsiniz.

Bir kez düşünce berraklığına eriştiğinizde, onu bir bildirim olarak açık ve net bir biçimde ve şimdi’de ifade etmeniz gerekir. Bunu hatırlamak önemlidir, çünkü geçmişte, bir dilekte bulunmuş ve o arzuyu gelecekte bir realite olacak şekilde sürekli olarak tekrarlamış olabilirsiniz. Bilinçaltı zihnin gizemli biçimlerde çalıştığını göreceksiniz, çünkü eğer o sizin bir şeyi beklemekten mutlu olduğunuzu düşünürse, sizi isteme ve onu asla elde etmeme hali içinde tutmayı sürdürecektir. Bir başka deyişle, bilinçaltı zihniniz istediğiniz bolluğu “ gelecek”te tutmanın tam olarak sizin istediğiniz şey olduğunu otomatik olarak varsayabilir.

Sonraki adım, aynı anlayışta olduğunuz ve sizin berrak vizyonunuzu tutkuyla barındıracak bireylerle birlikte ana-zihin oluşturmaktır. Arzu edilen düşünce üzerinde hep birlikte odaklandığınızda, o gelecekte değil, şimdide tezahür edecektir.

Belli ihtiyaçlarınıza gerçekten uyan bir ana-zihin bildirimi yaratmanın değerini anladığınızda, artık kitlelerin rahatlığını aramayacaksınız. Bu, kaderinizi yönetme yeteneğinizin gerçek başlangıcıdır, çünkü sizin gerçeğiniz aydınlanmıştır.

Yaşamınızı Ana-Zihin Oluşturma Yoluyla Ayarlama

Kendinizi diğer tekamül etmekte olan insanlarla kuşatmayı ve hep birlikte ana-zihin oluşturmayı seçtiğinizde, bilinçli realitenizi geliştirme yeteneğinizi güçlendirirsiniz. Gerçek, Güven ve Tutku üçlüsünü kullanarak, ruhunuzun kalıplarını grubunuzdaki kişilerle uyum içine sokmaya başlarsınız. Bu uyumlama, tezahürün düşünce rezonansının aynı zamanda hareket etmeye yöneltildiği, “ realite” olarak bilinen bir odaklanmış enerji kalıbı yaratır. Kolektif bir enerjiyle ana-zihin oluşturduğunuzda, düşünceniz tezahür edebilir ve odaklanışınızın berraklığı ile realiteniz haline gelebilir.

Lügatçe

A

Agape: Yin ve Yang kavramının ötesindeki mutlak, kesin, koşulsuz sevgi titreşimi. Agape en saf biçimindeki sevgi özüdür.
Akaşik kayıtlar: Tüm zamanı ve uzayı kapsayan kaydedilmiş olayların bir titreşimi. Bu arşivlerin Dünya’nın ve tüm diğer tekamül sistemlerinin tarihçelerini barındırdığı söylenir.
Altıncı duyu: Sezgi ve “ biliş.”  Dua ve meditasyon yoluyla yüzde doksan zihni kullanmak altıncı duyunun farkındalığını açar ve görünmeyen ışık kuvvetleriyle iletişim kurmanızı sağlar. İnsanlar beş duyuyla sınırlı değildir; hepsi altıncı duyuyu kullanabilir.
Ana-kapı: Bizi bir boyuttan diğerine geçiren bir enerji kapısı. Bir insan bir ana-kapıdan geçerken, onun fiziksel bedeni temizlenir, elektronları ve metabolizması ayarlanır, kalp yeniden uyumlanır ve beyin gücü artar.
Ana-zihin ( bildirim): Birden fazla kişi tarafından barındırılan bir düşünce formu ya da zihinsel yapı. Bir ana-zihin bildirimi bir arzunun ya da bir inancın bildirimidir.
Ana-zihin ( grup): Ana-zihin oluşturmak amacıyla bir araya gelen iki ya da daha fazla insandan oluşan topluluk. Ana-zihinler birkaç kişiyi, tüm bir ulusu ya da tüm bir gezegenin insanlarını içerebilir.
Ana-zihin-oluşturmak: Belli bir deneyimi veya sonucu tezahür ettirmeye odaklanmış bir kolektif bilinç yaratma eylemi. Bu kolektif bilinç insanlardan, yüksek benliklerden, meleklerden, rehberlerden ve diğer görünmeyen ışık kuvvetlerinden oluşabilir.
Andromedalı: Andromeda yıldız sisteminden bir varlık. Galaktik Konsey’in atamasıyla, Andromeda toplumu halen Dünya için güvenlik kuvveti görevi yapmaktadır.
Astral beden: Benliğin enerjisi. Astral beden üçüncü-boyutsal titreşimi ve bedeni geçici olarak bırakarak Benliğin enerjisinin bütünlüğüne katılma yeteneğine sahiptir. Dünya’nın manyetik kuvvetlerinin çekimi olmadan yolculuk yapabilir.
Astral yolculuk: Fiziksel bir beden olmadan, ruhen, eterik olarak yolculuk yapmak. Astral bilinç katında bir ruh enerjisi olarak yolculuk yapmak.
Atlantis: Bir zamanlar esasen galaktik kökenli varlıkların yaşadıkları bir Dünya kıtası. Dünya’nın tekamülünün Atlantis dönemi Lemurya döneminden sonra ve Mısır döneminden önce yer almıştır.

B

Başmelekler: Dünya gibi tekamül etmekte olan bir sisteme atanan yüksek bir melekler katı. Genellikle, insan çabaları adına aracılık edecek en yüksek melek formu.
BEN’İM: Yaratıcı Kaynağın enerjisini tanımlayan ve kutsal kitaba dayanan bir terim. Bu kendini-tanımlama birçok spiritüel tarafından saf benlik üzerinde odaklanmanın bir anahtarı olarak kullanılır.
Bilgi yükleme: Yüksek benlikten ego-perdeli insana tek bir paket olarak aktarılan büyük miktarda bilgi; günlük düşünce sisteminde genellikle kesintilere neden olan bir süreç.
Bilinç: Tanımlanmış bir farkındalık hali.
Bilinçte Büyük Değişim: Dünya gezegeni üzerinde ve insanların içinde Yaradan’ın Sevgisi’nin farkındalığında -Dünya katını Üçüncü Boyut’tan yeni bir bilinçli farkındalık boyutuna geçiren- değişim.
Boyut: Bir varoluş ya da bilinç düzeyi.

Ç

Çakra: Fiziksel bedendeki koni-şekilli bir enerji merkezi. Yedi büyük çakradan her biri bir sinir ağı ile ilişkilidir ve özgün bir renk ilişkisine sahiptir: Kök çarka-kırmızı; cinsel çarka-turuncu; güneş sinirağı çakrası-sarı; kalp çakrası-yeşil; boğaz çakrası-mavi; alın çakrası-indigo; tepe çakrası-menekşe rengi. Bedenin ön tarafında yer alan her büyük çakraya karşılık bedenin arka tarafında bir çarka yer alır.

D

Ders planı: Tekamül edici bir varlığın enkarne olduğunda deneyimlemeye çalışacağı şeyin temel bir projeksiyonu. Bu plan her zaman tam planlandığı gibi gelişmeyebilir, ancak o insana bir yön verir.
Dört-beden: Bir insan ya da Dünya gibi üçüncü-boyutsal bir enkarnasyonu oluşturan fiziksel, duygusal, zihinsel ve ruhsal bedenler. Bu bedenlerin dengeli bir bütünleşmesi     ( şifalandırılması) sizi daha yüksek bir bilinç katına çıkarır.
Dua: İnsan benliğiniz ile yüksek benliğiniz, Yaradan ve diğer görünmeyen ışık kuvvetleri arasındaki iletişim. Dua etmek sizin için gerçekten arzuladığınız yaşam yolculuğunu tanımlama fırsatıdır. Kirael’in sözleriyle, “ Dua istemek, meditasyon ise dualarınıza verilen yanıtları dinlemektir.”
Dünya katı: Dünya gezegeninin, tekamül sürecinin gelişebileceği bir sahne olarak, çok-boyutlu bütününün bir tanımı.

E

Ego: İnsanların Yaratıcı Kaynak’tan ayrı oldukları inancını simgeleyen, kendi ördüğünüz bir düşünce perdesi. Bu ayrılık perdesi sınırlı düşüncelere ve korkulara yol açar.
Enerji kalıbı: Tutarlı bir hal içinde var olan herhangi bir ışık varlık. Ayrıca, düşünce enerjisi.
ET: Dünya-dışı bir varlık. Başka gezegenlerden ya da yıldız sistemlerinden gelen ve insan-olmayan bir enerji.
Eterik  ( eterik doku): Tüm enerji kalıplarına ( varlıklara) nüfuz eden ve onları kuşatan canlı ruh gücü. Eterik doku lineer olarak bölünemeyen ve lineer-olmayan bir uzaydır. Eterik uzayda zaman-uzay sürekliliği yoktur.

F

Foton Kuşağı: Dünya’nın güneş sistemi yoluna doğru ilerleyen, foton enerjisi olarak bilinen, ruhani-olarak-güçlendirilmiş Işık parçacıklarının dış kenarları. Bu kuşak ışık parçacıklarıyla o kadar yüklüdür ki, Dünya en sonunda bu kuşağa girdiğinde bir karanlığın Dünya’ya hakim olacağına inanılmaktadır. Bu yoğun kuşaktan geçişin üç gün süreceği söylenmekte ve bu “ üç günlük karanlık” olarak bilinmektedir.

G

Galaktik kardeşlik: Güneş sistemi dışında var olan tekamüli varlıkları kapsamak için kullanılan bir terim.
Galaktik konseyler: Gelişen toplumlar arasındaki sürtüşmeyi azaltmak için yetkilendirilmiş olan bir galaktik varlıklar federasyonunun öncüleri.
Gerçek: Tüm realitenin ondan yayıldığı Sevgi özü ve Dünya üzerindeki ışığınızın temeli. Gerçek kimliğiniz olma özgürlüğünü yaratan düşünce, söz ve eylem bütünlüğü.
Güven: Yaradan’ın bir parçası olduğunuz ve tüm realite düzeylerine bağlı olduğunuz Gerçeği’nden gelen bir içsel biliş. Yaşamınızdaki her şeyin kusursuzluk içinde geliştiği anlayışı.

H

Hücresel bilinç: Fiziksel bedenin hücrelerinin barındırdığı bilinçli farkındalık ve anılar.

I

Işık ( Yaradan’ın Işığı): Tüm Var Olan’ın kaynağı ve esası. Yaradan’ın enerjisi. Sevginin özü.
Işık beden: Değişim’den sonra insanın deneyiminin bir tanımı; o zaman insan bedeni moleküler düzeyde fiziksel olarak daha az yoğun ya da daha “ ışık-bedenli” olacaktır.
Işık varlık: Fiziksel-olmayan tekamüli bir varlık.

İ

İllüzyon: Belli bir süreci ya da yolculuğu deneyimlemek amacıyla düşünce yoluyla yaratılmış bir sözde “ realite.” Kolektif düşüncenin bir yaratımı olan Üçüncü Boyut bir illüzyondur.

K

Kalp: Yaradan’ın Benliğin içindeki özünün merkezi. Kimliğinizin Gerçeği.
Kanal: Bir insan realitesi ile görünmeyen ışık kuvvetleri ( yani, rehberler ve melekler) arasındaki bilgi alışverişini kolaylaştıran bir bağlantı. Ayrıca, enerji ya da bilgi aktarıcısı görevi yapan bir kişi.
Kanallık yapmak: Bilginin fiziksel ve beşeri olmayan kaynaklardan insan alemine akmasına izin verme eylemi. Ayrıca bkz. “ Medyum”
Karbon-bazlı beden: İnsan gibi, organik yapısı karbon bileşimlerine dayanan fiziksel yaşam formu.
Karma: Bir enkarnasyondan önce ve enkarnasyon sırasında yaşam planınıza ördüğünüz bir dizi yaşam sorunu ve/veya dersi. Siz tekrarlanan bir ders planını ele almamayı seçtiğinizde, yüksek benliğiniz, genellikle, onu yaşam yolunuza koyarak size o sorunu halletme fırsatını verecektir. Üstat Kirael’e göre; “ Karma sizin yeteneklerinizi düzeltme, Tanrısal Işığın tümüyle farkında olan bir yaşam planını sürdürme hakkınızdır.”
Kitlesel bilinç: Dünya katındaki tüm insanların birleşik farkındalığı. Bkz. “ Kolektif bilinç.”
Kolektif bilinç: İki ya da daha fazla varlığın birleşmiş farkındalığı. Bkz. “Kitlesel bilinç”
Korku: Bir ders planını deneyimlemek için benliği kontrol etmekte kullanılan, kendi yarattığımız bir sınırlılık inancı.

L

Lemurya: Yaradan’ın insan tekamülünü başlatmak için ilk başta yeterince enerji odakladığı bir Dünya kıtası ve tekamül alemi. Lemurya beşinci-boyutsal sevginin var olduğu kalbe-dayalı bir toplumdu. Lemurya kıtasının kalıntıları Hawaii Adaları ve Pasifik Sınırı boyunca yer alan kara kütleleri olarak görülebilir. Dünya katındaki başlangıcından itibaren, Lemurya kıtası batmaya başladı. Büyük Değişim o adaları yukarı itecek ve onlara kara kütlesi ekleyecektir.

M

Maddesel kat: Fiziksel bir varoluş aleminin bir örneği olarak Üçüncü Boyut. Beş-duyulu insan deneyimlerini sağlayan yoğun bir tekamüli ışık formu. Bu düzeyde insanlar bir deneyimler yolculuğuyla tekamül edebilirler.
Manyetik ağ: Dünya’yı bir kutuptan diğerine geçen enerji hatları. Dünya bir dualite deneyimi olarak tasarlanmış olduğundan, onun zıt kutuplar tarafından demirlenmesi gerekiyordu.
Meditasyon: Bilinçli olarak bilgi, bilgelik ve rehberlik alabilecek şekilde zihninizi susturma uygulaması. Kirael’in deyişiyle, “ Dua, istemek, meditasyon ise dualarınıza verilen yanıtları dinlemektir.”
Medyum: Bilincini bir kenara çekip, bir ruh varlığın onun fiziksel bedenini kullanarak insan dünyasıyla iletişim kurmasına izin veren bir insan. Örneğin, Fred Sterling Üstat Kirael’in medyumudur.
Melekler alemi: Meleklerin boyutsal realitesi.
Mesih Bilinci ( Mesih Enerjisi): Yaradan’ın düşüncesi. Vaftiz edildiği sırada, Üstat İsa, Mesih Işığı ile tam olarak doldu ve bu Işığa uyandı.
Metafizik: Realitenin, varoluşun ve bilincin temel doğasıyla ilgilenen bir felsefe alanı.

O

Om: Meditasyonda ve şifada kullanılan om sesinden oluşan bir mantra.

P

Perde: Bkz.  “ Ego”
Pleiadesli: Pleiades yıldız sisteminden bir varlık. Pleiades İmparatorluğu “ Yedi Kız Kardeş” olarak bilinen yıldız kümesi içindeki yedi gezegenden oluşmaktadır.
Prana: Hindu ve Çin geleneklerinde, “ yaşam nefesi.” Niyet edilerek Yaratıcı Işığın altın parçacıkları olarak imgelendiğinde, bu enerji fiziksel bedenin enerjisel olarak iyileştirilmesi de dahil olmak üzere, birçok şekilde kullanıp yönetilebilir.
Prana solunumu: Zihin gözünde, Yartıcı Işığın altın parçacıklarını tepe çakrası ve epifiz salgıbezi yoluyla fiziksel bedene çekme uygulaması.

R

Rehber: İnsanlar gibi, tekamül etmekte olan varlıkların yolculuklarını yapıp Yaradan’ın Sevgisi’nin daha yüksek bir farkındalığına erişmelerine yardımcı olan bir ışık varlık.
Rehberlik alemi: Rehberlerin boyutsal realitesi.
Ruh: Yaratıcı Kaynak’tan yayılan ve takamül sürecinde bulunan bir ışık kalıbı.
Ruh ailesi: Benzer bir kaderle grup oluşturan ruhlar. Bu ışık varlıklar aynı anda birçok alemde enkarnasyonları paylaşarak, Yaratıcı Kaynağın tekamülünü zenginleştiren veriyi toplarlar.

S

Sevgi: Yaradan’ın, kozmos boyunca tüm yaşama nüfuz eden özü. Kirael, onun bir zıddı olmayan bir kuvvet olduğunu söyler. Sevgi sadece vardır.
Siriuslu: Sirius yıldız sisteminden bir varlık.
Şifa: Kendini bütün kılma süreci. Yaradan ile Bir’liğini anlama. Tam şifa fiziksel, duygusal, zihinsel ve ruhsal olmak üzere dört enerjisel bedende gerçekleşir. Bkz. “ Dört-beden.”
Şifa vermek: Sağlam veya bütün kılma; sağlığa kavuşturma.
Şifa yolculuğu: Bkz. “ Yolculuk.”

T

Tekamül: Asla sona ermeyen Yaradılış süreci: Bilinci yaratmak, deneyimlemek ve genişletmek. Yaradan’ın Sevgisi’nin gittikçe-genişleyen bir farkındalığını geliştirme süreci. Örneğin, Üçüncü boyut’un insan deneyiminden bir başka farkındalık boyutuna geçmek.
Titreşim: Tüm ses ve ışık salınımının frekansı ya da frekansları. Yaradılış’taki her şey titreşen bir enerji kalıbıdır. Tüm madde, düşünceler ve duygular belli frekanslarda titreşen enerjilerdir.
Tutku: Onunla kendi Yaratıcı ışığınızın mevcudiyetini hissettiğiniz öz enerji. Tutku sizin sınırsız bir ışık varlık olduğunuzun idraki ve yaşam yolculuğunuzun sürekli olarak tekamül etmesini sağlayan kuvvettir.
Tüm Var Olan: Bkz. “ Yaradan.”

U

Uyku-Hali Programlaması: Yüksek benliğinizin uyku hali sırasında bir başkasının yüksek benliğiyle temas ve iletişim kurmasını sağlama uygulaması.

Ü

Üçlü birlik: Gerçek, Güven ve Tutku’nun birleşik kuvvetleri. Bu üçlünün içinde Yaradan’ın Sevgisi Benliğe demirlenir.
Üçüncü Boyut: Dünya katı gibi fiziksel, maddesel bir realite boyutu. Bu boyut her şeyin bie zıddına sahip göründüğü bir “yin ve yang” dualite sistemine dayalıdır.
Üçüncü göz: Alnımızın ortasında yer alan “psişik göz.” Alın çakrası olarak bilinen enerji merkezi.
Üst-ana-zihin: Dünya Ana’nın ego/perdesi. Tüm insanlığın kitlesel bilinci, özellikle Dünya katının tüm sınırlı ve sınırlayıcı düşüncelerinin ( yani, korkularının) bütünü. Bireylerin yolculukları üzerinde hiçbir kontrole sahip olmadıklarını içeren kolektif inanç. Bazen bundan “gizli hükümet” olarak da söz edilir.
Üst-ruh: Yaradan’ın tekamüli olma ihtiyacına karşılık veren oluşmuş enerjinin ilk birikimi. Bu düzeyde ruh aileleri oluşur.

V

Veçhe: Yüksek benliğin bir yaşam planını deneyimlemek için belli bir bilinç alemine odakladığı bir enerji kalıbı. Tipik olarak, bir yüksek benlik belli bir zamanda Dünya gibi bir ya da daha fazla varoluş katında üç veçhesini enkarne eder. Aynı şekilde, yüksek benliğin diğer boyutlarda ve yıldız sistemlerinde tezahür eden veçheleri de olabilir.

Y

Yaradan (Tanrı): Tüm Işığın Yaradılış’ta her yerde hazır ve nazır oluşu. Sevgi’nin özü. Tüm Var Olan.
Yin ve Yang: Çin felsefesinde yer alan, üçüncü boyutsal realitedeki her şeyin esasını oluşturan iki zıt prensip ( dualite) kavramı. Yin, karanlık, edilgenlik ve soğuk tarafından karakterize edilen dişi güçtür. Yang ise ışık, etkinlik ve soğuk tarafından karakterize edilen erkek güçtür. Üçüncü boyuttaki her şeyin bir zıddı olduğu anlayışı: Erkek/dişi, sıcak/soğuk, yukarı/aşağı, doğru/yanlış, vb.
Yolculuk: Seçilmiş bir yolu izleme deneyimi. Kendini Yaradan adına deneyimlemek ve tekamül ettirmek amacıyla Benlik tarafından planlanmış bir deneyimler veya dersler koleksiyonu. İnsan açısından, bir yolculuk şifa bularak tekrar Yaradan’ın Sevgisi’ne dönüş süreci ve deneyimidir.
Yuva ( yuvaya dönmek): İnsanın ölüm sürecinin bir tanımı. Birçok kişi bu süreçte “ yuva” ya, Yaradan’ın Işığı’na geri döndüğüne inanır.
Yüksek benlik: Ruhunuz. Bir yandan fiziksel enkarnasyonunuzla bağlantıyı sürdürürken, bir yandan da tüm realitelerin farkında olan ruh yanınız. Ayrıca “ asıl benlik” olarak da bilinir. Bir yüksek benlik, ruh ailesinin aynı anda farklı boyutlarda işlemden geçiren bir veçhesidir.
Yüzde on ( beyin, zihin veya farkındalık): Kirael, insan zihninin ( veya beyninin) iki-bölümlü bir sistem olduğunu söyler: Lineer; görünüşte sınırlı, üçüncü-boyutsal, uyanıklık bilinci ( yüzde on) ve yüksek benliğin daha büyük, sınırsız, lineer-olmayan farkındalığı ( yüzde doksan). “ Perde” veya ego bu iki bölümü ayırır. Siz ruhen tekamül ettikçe, bilinçli farındaklığınızı genişlettikçe, yüzde doksan zihninize daha çok ve daha berrak bir biçimde erişebilirsiniz. Dua ve meditasyon yoluyla yüzde doksan açılmak, insanın ego/perdenin sınırlılıklarını aşarak yanıtları bilinçli olarak işitmesini ve rehberlik almasını sağlar. Yüzde on ile yüzde doksan potansiyel farkındalığınızın veya yüksek benliğinizin bütünüdür.
Yüzde doksan ( beyin, zihin veya farkındalık): Bkz. “ Yüzde on ( beyin, zihin veya farkındalık).

Share

Bu site özeldir ve ticari amaç taşımaz.

Copyright © Dünya Ana